Sektörümüzde sürdürülebilirlik dönüşümüne öncülük etme konusunda son derece azimliyiz ve bunu ancak değer zincirimizde somut eylemlerde bulunursak başarabileceğimizin farkındayım. Bunu yapmak için, karşılaştığımız çevresel, sosyal ve ekonomik zorlukların birbirine bağlı doğasını dikkate almamız, güçlü ve sistem genelindeki iş ortaklıklarından yararlanmamız gerekiyor, çünkü iş birliği, zorlukların başarılı bir şekilde üstesinden gelme bakımından her zamankinden daha etkili. Doğa ve toplum üzerindeki olumlu etkilerimizi yönetip en üst düzeye çıkarmak, sürdürülebilirliği işimizde yön veren en önemli etken ve karar alma kriteri olarak benimsemeye devam etmek, işimizde ve sektörde sürdürülebilirlik kültürünü teşvik etmek ve sürdürülebilirlik çabalarını desteklemek amacıyla değer zincirimiz ile gıda ve içecek üreticilerimizle birlikte çalışmak yoluyla "konuşmayı yürütmemiz" gerekiyor.
Sürdürülebilirlik yaklaşımımıza şu amacımız yön veriyor: Gıdaları her yerde güvenli ve erişilebilir hale getirmeyi taahhüt ediyor ve iyi olanı, gıdayı, insanları ve gezegeni koruyacağımıza söz veriyoruz. Odak noktamız gıda sistemleri, iklim, doğa, döngüsellik ve sosyal sürdürülebilirlik alanlarını kapsıyor. Etkileri yalnızca kendi operasyonumuzda değil, faaliyet gösterdiğimiz sistemler, tedarikçilerimiz, operasyonumuz, müşterilerimizin operasyonları ve paketlerimizin geri dönüşümü de dahil olmak üzere tüm değer zincirimizde göz önünde bulunduruyoruz. Ayrıca markanın her temel unsuruna (Gıda, İnsanlar ve Gezegen) en uygun SDG'leri atadık. SDG'lere odaklanmamız, 2004'te altına imza attığımız BM Küresel İlkeler Sözleşmesi ve 10 ilkesine ilişkin devam eden taahhüdümüzü esas alıyor.